bugün
- icardi1905'in sözlüğü bozması20
- benim başörtüm var arabamı yanlış park edebilirim8
- libido düşmesi16
- motosikletle 210 km hız yapmak13
- 25 yaşında üniversite okumaya niyetlenmek12
- istanbulda vurularak öldürülen okul müdürü30
- karşı cinsi tavlamak için ne yaparsınız12
- beni özlediniz mi doğru söyleyin12
- 1 85 boyunda zeki esprili yakışıklı kültürlü erkek18
- türkiye den soğuma sebepleri12
- niyetin ciddi mi klişesi12
- dünya bandırmalılar günü16
- sözlükte artık kızlar teklif edecek8
- bir erkeği cezbeden şeyler24
- insan olmaya ceyrek kala'yı eloande den kapmak17
- komşuyu arabanın arkasına bağlayıp sürüklemek16
- karşı cinse giyim önerileri13
- okul müdürü nasıl korunabilirdi11
- platonik aşkın kalp kıran davranışları17
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak21
- eric bana9
- tamirciye veren kadın12
- sözlük yazarlarının tatlıları13
- bir kızı kucakta zıplatmak10
- anın görüntüsü14
- yazarların kız çocuğu olursa koyacağı isimler22
- sözlüğün en güzel kızı olmanın dezavantajları14
- şu an hissedilen duygu17
- burnumuzun dibindeki adaların yunanistan ın olması13
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar13
- can yaman erkekse sözlük erkekleri ne16
- psikolog fiyatları16
- ithalat ile ülke döndürmeyi marifet diye satmak8
- 2023 2024 sezonu lig şampiyonu9
- macar bakanının türklük açıklaması13
- toggun yanması8
- flörtü eleme sebepleri8
- ölümlü dünya 29
- suratı sabunlamak11
- uludağ sözlük discord grubu8
- 007 slip don giysin kampanyası10
- eksi ruyaları kaldıracak kantar13
- yanındakiyle yaşar aklındakiyle ölürsün15
- sözlük yönetimi beni silsin mi16
- ameliyat ettikleri hastann karnında mala unuttular10
- sözlüğün terzisi8
- 007 silik yesin kampanyası9
- bik bik silik yesin kampanyası9
- nervio'nun güzel ellerinden yiyeceğim dayak10
- sözlük yazarlarının boy kilo ölçüleri11
entry'ler (9)
Kendi kendine kaldığında (nasıl kalabilir bilmiyorum ama) ülkenin yarısının kendisinden nefret ettiğini düşünüyormudur. Düşünüyorsü bununla nasıl başa çıkıyordur. Herşeyi bilme ve herşey hakkında kesin bir takım beyanatlarda bulunma mecburiyeti nasıl bir şeydir.
ilk 4 oyunun insanı yavaş ve kararlı oyun oynamaya bir nevi mecbur bırakan (kötü anlamda değil), ama yavaş yavaş günümüz trendlerine uymak zorunda hissedip action tarafını öne çıkaran, yinede her türlü sevip sayacağımız bir karakteri "sam fısher (m. ıronside)" içinde barındıran her daim oynalınası "oyun". Son çıkan oyun kötü değil ama sanki "OLD SCHOOL" oyun havası yerine action film izliyormuşuz gibi bir ruh hali yaratmıştır. Bu durumun oyunun yapımcılarının ve daha bir çok yapımcının olduğu gibi herşeyin "HIZLI" olduğu günümüze adapte olma kaygısı yüzünden olmuştur. Yeni hızlı tüketim "MULTIPLAYER" merkezli oyunların yerine hikaye bazlı oyunları seviyorsanız, ilk 4 oyun harikadır.
Görevini tamalayacağı zamana kadar varlığını inatçı bir kararlılıkla sürdürmesi sağlanacak bilinç(şiddet)li insanımsılardan oluşan topluluk. Dinin en kolay ve etkili manüpilasyon aracı olduğu sürece hammadde "iNSANIMSI" bulma konusunda hiç bir zaman sıkıntı çekmeyecekleri, cehalet ve din bileşeninden beslene beslene semirip kendi kendilerini bitirdikleri gibi bir görünümle sergiledikleri vahşetten başka bir şeyle hatırlanmayacaklar.
Sistematik vahşetin (Rakiplerine mesaj vermek için) nasıl layıkıyla yapılacağının "kanlı" canlısını gösteren, vicdan yoksunu topluluklar. Filmin birinde dendiği gibi "CHASH is KING". Para ve beraberinde gelen güce olan tapınma derecesinde ki bağımlılık bir insanın diğer bir insana "CANLIYA" neler yapabileceğini çok çok uç noktalara varan sert bir acımasızlıkla göstermişlerdir, göstereceklerdir.
Evet vardılar, varlar ve varolacaklar. milyarlarca gezen, milyonlarca güneş sistemi içinde gelişmiş varlıkları barındırırken, sadece dünyayı ve insanlarla sınırlı bir yaşam formu gerçeğini kabul etmeye çalışmak cehalet, ön yargı, "din"den başka bir şey olmasa gerek. Bilinmezliğin korkutucu ama merak uyandıran yapısıyla gözlerimiz gece-gündüz gökyüzünde oraya ait olmayan bir takım "OBJELE"ri arayacak.
"suçluların" yargılandığı ve terminolojiye "insanlıga karşı işlenmiş" suç terimini kazandırmış, cezanın da ödülün de galip gelmişlerin tekelinde olduğunu bir defa daha kanıtlamıştır. Alman tarafından bakılınca yanlış hiçbir şeyin olmadığı ikilemiyle ( Führer emreder bizler yerine getiririz) Mahkeme boyunca eğlenerek dalga geçerek ifadeleri, kanıtları, filmleri, şahitleri dinlemiş ve taaa en başından "GÜNAH KEÇiSi" seçildiklerini haklarında verilen idam cezalarıyla farkına varmışlardır. RUS - ABD - INGILTERE üçlüsünün yaptıkları ve yapacakları (ATOM BOMBASI - Stalin'in Sibirya çalışma kamplarında yavaş ve acılı bir şekilde çalıştırarak ölüme gönderdiği milyonlar) çok daha kötü ölümlerin yanında Alman=HITLER'in yaptıklarının oldukça hafif göründügünü düşünüyorum.
yıllardır antalya'da reklam piyasasında çalışan birisi olarak, burada ki turizm gelirinin hiçbir şekilde insanlara olumlu (maddi) yansıdığına şahit olmadım, şu saatten sonra hiç olamayız artık. şu anda sezon açılışı (fırtına öncesi sessizlik) na az bir süre kala etkilerini iyiden iyiye hissettiğimiz "kriz". örnek olarak geçen yılın bu aylarında antalya'ya gelen rus turist sayısı 8 - 10 bin civarındayken bu yıl 50 (elli) kişi gelmiş ki, gelenlerin 35 tanesi filan burada yakını eşi dostu olanlar. turizm burada salt oteller ile iniltili değil, inşaat, mobilya, iç dekorasyon, ulaştırma, havayolları, eğlence...bir çok alanı da içine aldığı için burada ki etkisini hissedecek insan sayısı neredeyse antalya nüfusu kadar olmalı. yıllar yılı en elit tabaka turizm'in üst düzey yönetici takımıydı. lüks arabalar, pahalı semtlerde "akıllı" evler, yurtdışlarından gelmemeler....şimdi sanırım "tedbirli olmak bir erdemdir" mottosuna sahip olanların dışında ki büyük bir çoğunluk alternatif meslek dallarını araştırmaya başlamışlardır. son olarak iflasın "i" ni bile yaşayamaz dediğimiz bir kaç tane köklü firmanın iflasını verdiğini duymuş olmak bu yıl ve tabip eden yılların hiçte kolay geçmeyecinin göstergesi olsa gerek.
olympos dağında ki mekanlarından aşağılara bakıp müzigimsi şeylere gülüp geçen "doğaüstü varlıklar". 1965 - 1979 arasın da yaptıkları büyülü melodilerle dünya yok oluncaya kadar var olacaklar. carefu......eugene.
yine bir alman olan lothar-günther buchheim'in 1973 yılında yazdığı romandan w. petersen gibi (yine alman) bir ustanın elinde daha bir güzel olan film-mini dizi-yolculuk.... 6 saate yaklaşan uncut mini dizi ( her bölümü 50 dakika ve 6 bölüm). wwıı olayına propoganda yapmadan alman tarafından bakabilen ve klostrofobiyi (ıron coffın-demir tabutlar) bize olabilecek en gerçekçi bir şekilde aktaran nadide yapımlardan.